Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyetin 100’üncü yılı etkinlikleri kapsamında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Yemek ve Sergi Salonu’nda düzenlenen ’Şut ve Gol Türk Futbol Tarihi Sergisi’nin açılışını gerçekleştirdi. Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, milletvekillerinin de katıldığı törende futbol kulüplerinin başkanları ve spor camiasının önemli isimleri, futbolcular ve yorumcularla bir araya geldi.
‘Ne varsa hepsi burada’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 19’uncu yüzyıldan bugüne Türk futbolunun serencamının, erişilebilen sembolleriyle sergide sunulduğunu belirterek, “Bu sergi, kulüplerimizden, futbolcularımızdan veya onların ailelerinden arşivlerden toplanan objelerin, eserlerin, belgelerin bir araya getirilmesiyle ortaya çıktı. Pek çoğunuzun muhtemelen ilk defa göreceği eser ve belgelerin zenginliği, futboldaki mazimizin derinliğine de işaret ediyor. Mesela bunlar arasında Cumhuriyetimizle yaşıt kulüplerimizin, futbol federasyonumuzun nüvesi olan Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı’nın kuruluşlarına ilişkin belgeler var. Milli Takımımız’ın dünya 3’üncülüğünü, yurt dışında ülkemizi temsil eden kulüplerimizin başarılarını gösteren malzemeler var. 1 asırdır Ay-Yıldızlı formayı giyen, hafızamızda unutulmayacak hatıralar bırakan futbolcularımızla ilgili eşyalar, resimler var. Kısacası Türk futbolu adına ülkemizde ne varsa hepsi burada” dedi.
’90 artı gollerimiz vardı’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, futbol denilince çok özel ve ayrı bir pencere açıldığını belirterek, “Mazisi 60yılı aşan bu futbol aşkımızdan geriye ne kaldı’ derseniz onu söyleyeyim; geriye kalan tek şey çalımlarla, asistlerle, şutlarla, olursa gollerle90artı uzatma. Tabii o zamanlar da hakemler sağ olsunlar uzatma filan pek vermiyorlardı, 90’ıncı dakika doldu mu iş bitiyordu. Bizim dönemimizde öyle futbolcular vardı ki biz onları sadece yetenekleriyle ve golleriyle hatırlamakla kalmıyoruz, biz onları asıl dürüstlükleriyle tevazularıyla efendilikleriyle takım arkadaşlarıyla olan örnek ilişkileriyle velhasıl insanlıklarıyla rahmetle saygıyla hasretle yad ediyoruz” dedi.
Efsaneleri unutmadı
Erdoğan, ellerindeki açık tribün kartıyla Dolmabahçe’ye ücretsiz girdiklerini hatırlatarak, “Ve o açık tribün kartı ile Lefter üstadımızı seyrediyorduk. Lefter dediğiniz zaman akla ne gelir belliydi. Tüm takımların taraftarlarınca nasıl anılıyordu; ’Futbolun Ordinaryusu’ diye anlatılıyordu. Tek başına takım olarak bilenen rahmetli Baba Hakkı, futbolcuların tamamının ağabeyi olarak görülüyordu. Yıllarca hiçbir maddi kazanç gözetmeden top koşturan Sarıyerli Dozer Cemil. Tutkuyla bağlı olduğu takımın renklerine ömrünü vermişti. Efsane futbolcumuz Metin Oktay, sadece gözlerin bile yakalaması mümkün olmayan hızdaki şutlarıyla ve özellikle tabii hava toplarına yükselişteki özellikleriyle Metin Oktay, ayrı bir unvanı hak etmişti. Geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz ve rahmetle andığımız Halit Kıvanç’ın futbol anlatımları bile başlı başına bir zarafet timsaliydi. Dünyada da Pele’den Zidane’a, Cruyff’tan Müller’e kadar bu şekilde nam salmış nice oyuncular vardı” dedi.
‘5 bin 290 tesise ulaştık’
Futbol endüstrisi büyüdükçe bu vasıfların yerini başka özelliklerin ve önceliklerin de aldığını söyleyen Erdoğan, “Evlatlarımız bizim gibi toz, toprak, çamur içinde debelenmek zorunda kalmasın diye mahallelere kadar uzanan bir altyapı seferberliği gerçekleştirdik. Ülkemizde spor tesisi sayısını 1575’ten 5bin 290’a çıkardık. Futbolun insan fıtratında var olan o görsel zevkini ve rekabet duygusunu tatmin ederken, dostluk iklimini de güçlendirecek her adımı bizzat destekliyorum. Açılışı vesilesiyle bir araya geldiğimiz ‘Şut ve Gol Türk Futbol Tarihi Sergisi’ni de bu doğrultuda önemli bir hizmet olarak görüyorum” diye konuştu.
DHA