(TBMM)- Sokak hayvanlarına ötanazi uygulanmasının yolunu açan kanun teklifinin görüşmeleri TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komitesi’nde devam ediyor. Hayvanların sokaklardan toplanılması ve sahiplendirilinceye kadar hayvan bakımevlerinde barındırılmasını düzenleyen 4. unsuruyla ilgili konuşan CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, barınakları ‘ölüm kampları’ olarak nitelendirdi. Sarıbal, “Açlıktan ölüyorlar, birbirlerini yiyerek ölüyorlar, bakıcıların zulmüne maruz kalıyorlar, birçok sebebi var. Yani, bu unsur geçerse ötanaziyi esasen aşağı üst onaylamış oluyorsunuz. Biz biliyoruz ki bu hayvanları toplamak bile başlı başına bir sorun. Hangi metotla, nasıl toplayacaksınız? Herhalde, toplarken aslında yarısını orada öldüreceksiniz” dedi.

TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komitesi’nde, sokak hayvanlarına ötanazi uygulanması yolunu açan 17 unsurluk ‘Hayvanları Muhafaza Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin 4. unsurunun görüşmeleri devam ediyor. Teklifin 4. unsuru, “Hayvanların sokaklardan toplanılması ve sahiplendirilinceye kadar hayvan bakımevlerinde barındırılması” kararını içeriyor.

“Belediyelerin barınaklar yaparak sokak hayvanlarını sahiplendireceğini kimse düşünmüyor”

CHP’nin Komite Sözcüsü Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal maddeyi, “Sahiplendirme olmaz ise hayvanların mevte terk edilmesinin birinci aşaması” olarak gördüğünü söyledi.

Sarıbal, “Bugüne dair bir kıymetlendirme yapalım; 105 bin hayvan kapasiteli 322 barınak yani bakım alanı olduğu var kayıtlarda. 105 bin kapasiteden, 4 milyon hayvandan bahsediyoruz, üç yıl mühlet vereceğiz ve daha sonra bütün bunların alt yapısı hazırlanacak; 20 yılda olan 322, kapasite 105. Bu süreci biraz bilen, anlayan, gören herkesin çok net bir biçimde şunu görmesi lazım ki ne dört yıl sonra ne beş yıl sonra belediyelerin barınaklar yaparak sokak hayvanlarını toplayıp ve daha sonra bunları kayıt altına alıp Bakanlığın kayıt sistemine dahil edip, buradan bakıp sahiplendirme yoluna gideceğini herhalde hiç kimse düşünmüyor. Büyükşehirlerde bin de 3; küçük vilayet ve ilçelerde binde 5 bütçeden ayrılan hisseler bunları karşılayabilme bahtına sahip değil” diye konuştu.

“Damdaki sahipli hayvanlarımızın sayısını bilmiyorken, sokak hayvanlarının kaydını kim yapacak”

Sarıbal, Tarım ve Orman Bakanlığı’nca 2001 yılından bugüne kadar ziraî sayım yapılmadığına dikkat çekerek, “Son yaşanan Kurban Bayramın da bile biz ne kadar büyükbaş, ne kadar küçükbaş hayvanın Kurban Bayramı’nda kesildiğini bile bilmiyorken, damdaki sahipli hayvanlarımızın sayısını bilmiyorken, merada, yaylada koyunlarımızın sayısını bilmiyorken, elimizde kâfi bilgi yokken sokak hayvanlarının kaydını kim yapacak, nasıl yapacak? Kimsenin inanmadığını hepimiz biliyoruz” dedi.

“Ölüm kampları…”

Barınakları ‘ölüm kampları’ olarak nitelendiren Sarıbal, “Açlıktan ölüyorlar, birbirlerini yiyerek ölüyorlar, bakıcıların zulmüne maruz kalıyorlar; birçok sebebi var. Yani, bu unsur geçerse ötanaziyi esasen aşağı üst onaylamış oluyorsunuz. Biz biliyoruz ki bu hayvanları toplamak bile başlı başına bir sorun. Hangi teknikle, nasıl toplayacaksınız? Herhalde, toplarken aslında yarısını orada öldüreceksiniz, en az yani en az yarısını öldüreceksiniz” tabirlerini kullandı.

CHP Ankara Milletvekili Semra Dinçer de şöyle konuştu:

“Kanun teklifinde yer alan düzenlemeler 22 yıldır iktidarda olan AKP’nin basiretsizliğini ortaya koyan bir yasa teklifidir. Kanun teklifinin münasebeti, hayvanların korunması olarak anlatılsa da bu yasa teklifi büyük bir katliama kapı açacaktır. Hayat alanlarında beşerler ve hayvanların bir ortada yaşayabileceği, hayvanların da haklarının gözetileceği bir yasa teklifi yapılmalıydı. Lakin siz kolayı, katliamı seçtiniz. Her alanda olduğu üzere bu yasa ile de kolaycılığa kaçıyorsunuz. Meseleleri çözmek yerine ‘hayvanları katledelim’ anlayışıyla yaklaşıyorsunuz. Lakin tahlil asla katliam olmamalıdır. Bu kanun teklifiyle sokak hayvanları sahiplendirilmedikleri sürece alındıkları ortamlara bıraklımayacak, bakımevlerinde kalacak, hatta katledilecekler.